2.
uçağa bindiğimde yerime oturmuş, kaldırdıktan sonra beni
paris'te uyandırsana deyip kafa bulan; sonraki 3 ayımı
amerika'da birlikte geçirdiğim, dostların sıcak kanlısı ruhanı kemalpaşalı. kafa yapsın diye yaktığı otu tuvalette içmiş, alkol namına vücüdunda her türlü ürünü zamanında bulundurmuş şimdi ise halen bulunduran; yürüyen bir peynir sevdalısı, kadim dost, yegane arkadaş.
atlanta havalimanı'ndan gelen edit; ben amerika'ya diş macunu sokamazken adam nasıl örgü peynir soktu anlamış değilim.